28 Mayıs 2011 Cumartesi

Gölgelerle savaşmak,ölülerle savaşmak gibidir...

Mutluluk bulaşıcıdır;eğer yakınında biri mutluysa sende bundan etkileniyorsun.Gülümsemek evrene verilen en güzel hediyedir bizden...Gülümsemek güneşin yeniden doğması gibidir...Bir yerlerde gülümseyen birileri varsa mutluluk çok uzaklarda değildir.Senin gülümseyişinde kapalı havada yağmurdan sonra açan güneş gibiydi.Sen güldüğünde çok mutlu olurdum,güneş açardı evren aydınlanırdı ama artık -dı'lı zamanlarda kaldık...Bugün bir film izledim içindeki kahramanları sana ve bana benzettim o kadar çok benziyorduk sonundaki acı hikayeye dayanamadım ağladım.Aslında ağladığım film değildi,biz idik...-dı'lı zamanlar içinde kaybolup giden bize artık biz diye birşey yok onu biliyorum...Elim telefonda parmakların adının üstünde gidip geliyor,aramaya cesaretim mi yok sanıyorsun asıl iş cesaret değil cevabını bildiğim sorular işin ilginci onlardan kaçmıyorum...Kendimden kaçıyorum ya sana yetecek kadar nefes alamazsam..

Teselliyi aradığım şey değil aslında içki şişeleri içtiğim her yudumda seni unutmak isteyişim.Unutuyor muyum sanırım hayır unutuyor olsaydım,arar mıyım seni?? 
Senin kokunu aldıktan sonra,dokunduktan sonra bir kere yanınca söner mi? Sana yakınken uzak olmak,dokunmamak ellerine doya doya aşkımı söylemek yerine nasılsın demek,sonuna kadar direnmek zor...Düşünüyorum,düşünüyorum,düşünüyorum umutsuzca dudaklarımı büküp gözlerimi yere dikip öylece düşünüyorum.Savaşıyorum,çabalıyorum,yılmıyorum her seferinde bir umutla uyanıyorum sen ölmediğin sürece de nefes alıp verdiğin her an her saniye de bunu yaşatacağım.
 ''Sana dokunmak hayal aleminde gezmek gibi, sana dokunmak hiç gidilmemiş limanlara gitmek gibi, sana dokunmak uzaktan güzelliğini seyretmek gibi, sana bakmak sadece gözlerine bakmak kelimelere dökememek, bakışların kelimelerin bittiği yerde, o yerden geri dönüş yok ki, kaybolan ruhlar geri gelir mi ki, bakışlarının içinden ben de geri gelebileyim.''
Sana dokunmak yeniden doğmak gibi  sana her dokunuşumda yeniden ve daha güçlü doğuyorum ben.Seninle gözgöze geldiğim her an yaşadığını hissettiğim an,sesini duymak dünyanın en güzel tınısı...Her sabah yeniden daha güçle uyanıyorum sana ulaşmak için savaşıyorum. Korkuyorum kaybetmekten her seferinde gölgelerinle savaşmaktan,her uzanışımda sen diye sarıldığımın gölgen olduğunu anlamak, kapı duvar olmak,yok olmak,terk edilmek,yalnız kalmak, dipsiz kuyularda merdivensiz kalmak,konuşmak için herşey varken susup kalmak ve bunun gibi birçok şey yapmak ve aslında hiç yapmamış olmayı dilemek.
Gölgelerle savaşmak, ölülerle savaşmak gibidir; kırıp attığınız savurduğunuz her cam parçası döner size batar.



27 Mayıs 2011 Cuma

Sevmek İçin Geç,Ayrılmak İçin Erken...

Bu sabah uzun bir yoldan geldim,yorgunum,halsizim ve en çok da sana ihtiyacım var. Biliyorum sana giden yollarım kapalı ama sana çok ihtiyacım var. Hazırlanıyorum gözlerimde sis,yüreğimde acı, bedenim yorgun ama sana geldiğimde geçicek bunlar biliyorum. Seni gördüğüm her an inan daha iyi oluyorum sevgilim. Varlığın yanımda oluşun bana bu dünyada verilmiş en güzel hediye,sen bunu bilmiyor musun ? Ben senin gözlerindeki o sevinci görüyorum,mutlusun biliyorum ama neden kaçıyorsun? Kaçmak için neden yok!! Ben bugün senin yanında huzur doluyum,dünyanın  başka bir yerinde yaşıyorum sanki...sensiz hayatımın demlerini yaşamaya çalışıyorum,alışmaya çalışıyorum.Sana dokunduğum her an dünyanın en güzel şeyi senin bana verdiğin duyguyu             

kimse veremiyor sevgilim. Korkuyorum adını söylemeye sevdiğimi söylemekten sana birşey olmasından öylesine korkuyorum ki...
Sana aşığım yıllar sonra aşığım senin gözlerinin her bakışına nefes alıp verdiğin her ana,yüzünün her silüetine  ruhuna bedenine saçının her bir teline  ve ben bundan vazgeçmek istemiyorum.Seni bana dönmeni beklemiyorum ki, sadece aşkımı yaşamak istiyorum.Seninle yaşadığım  her an benim için cennetten bir sahne gibiydi. Dün hayatımda bana yaşadığım en güzel günlerden bir gününü verdiğin için sana milyonlarca kez teşekkür ederim sevgilim.

Gitmeni istemiyorum  ama kalman da sana acı veriyor biliyorum. Ah sevgilim ahh sana ne git ne de kal diyebiliyorum.Aslında sana anlatmak istediğim o kadar çok şey ki ... Uzun yoldan gelen bir yolcu gibiyim,yorgunum ve tek istediğim senin ağacının gölgesinde dinlenmek ...

eğer seni son kez gördüğümü bilseydim daha çok sarılırdım,daha çok kokunu çekerdim içime kalmayacağını bilseydim eğer....

23 Mayıs 2011 Pazartesi

Naberr kankiiiis :D sorularınızı özlediimin garkında mısınız ??

ooo bay doctorix uyumuyorsun galiba günaydın sana :)

Herşeyi sorabileceğin özgür alan ama her istediğinin cevabını alamayacak kadar kısıtlı :D

masal kahramanları masalarda kalsın istiyorummm... ya sen?

masal kahramanları masalarda kalsın istiyorummm... ya sen?

Answer here

Karanlık odamın hayaletisin,sessizliğine aşığım...

Merhaba Sevgili Superman,
Sana yine senin okumayacağın mektuplarından birini yazıyorum. Şimdi ayrıldık,kırıldık,döküldük... Ya da bunlar sadece bana oldu,gözlerinde o sevgiyi görmekte zorlanıyorum... Belki de bana duyduğun öfke bu hale getirdi,sana ne oldu bilmiyorum ama gözlerindeki o yabancıyı tanımıyorum. Ruhun sen, beden sen ama gözlerindeki kişi kim bilmiyorum. Senin ne hissettiğini düşünmediğimi bilmediğini sanıyorsun,sen bana benziyorsun..Sen kafanda silince yüreğinin sesini de duymuyorsun,sana yaşattıklarımdan dolayı aklından da yüreğinden de sildin adımı ben bunun farkındayım. Sanıyorsun ki seni hiç sevmedim işte en çok burda yanılıyorsun...Seni gördüğüm günden beri içten içe nasıl sevdiğimi,sana her kızdığımda eve gelip saatlerce kendime nasıl bağırıp çağırıp yastıklara vurduğumu,sana Git! dediğim ilk anda yüreğimin yandığını,bana her yaklaştığında nefesimin kesilip,bacaklarımın titrediğini sana yakın durdukça yandığımın farkında değilsin,olma da zaten.Senin beni başka kollara bırakmanı aklım almıyor,o kadar mı soğudun benden bu kadar mı sevdin beni inan kendime cevap bulamıyorum.Düşünmekten günlerdir,hiçbirşey yapamaz oldum. Ben ki yemek seven kız,yemiyorum bile şimdiden 2 kilo vermişim..İnan bana dünyanın en güzel çikolatasını verseler senin verdiğin mutluluğu vermiyor.Vazgeçtiğim hayatımdan seni tanıyınca yeniden sevdim,güneşin sarı,gökyüzünün mavi olduğunu yeniden gördüm,sen bana birine güvenmek,ona sırtını duvara yaslar gibi yaslamak neymiş öğrettin..Ama şimdi düştüm,senin bana bu iş bitti dediğin gün o kadar çok yüksekten düştüm ki;tuz parça oldum,dağıldım...Hani ölünce insanlar bedenine bakarmış ya uzaktan işte bende öyle kendime baktım durdum. Hayatımda birinin olması zor değil de sana dokunduğum gibi dokunmayacağım;tutkuyla,aşkla...Nereye gidersen git,okyanus ötesi farketmiyor... Terkedip gidemeyeceğin tek yer kalbim bunu da unutma,istersen bakma yüzüme,dokunma ellerime ama ordan çıkmayacaksın bunu unutma.. Bir başkası diyorsun olacak yapacak benim yaptığımı yapacak,seveceksin...Tanısaydın beni benim hayatımda herşeyi bir kere yaptığımı bilseydin;bunu söylemezdin..Küpelerin kulağımda çıkarmıyorum hiç neden bilmiyorum yanımdaymışsın hissi veriyor.Sana sarılır gibi sarılıyorum yastığıma,gözlerimi kapatıp seni düşünerek uyuyorum,rüyalarıma gel diye...Hatta seni gördüğüm zaman bitmesin rüyam diye uyansam bile gözlerimi açmıyorum.Senin bendeki adın acı,adını söyledikçe içim eriyor,yok oluyorum. Ben artık yürüyorum kendi yolumda Mecnun'un Leyla'ya duyduğu aşk misali,sen gelsende görmüyorum çünkü biliyorum ki o gelen sen değilsin.

Küçükken masallara inanırdım,oradaki kahramanların gerçekliğine,ölümsüzlüğüne.. Büyüdüğümde hep bir kahraman aradım,yarattım kendime..Sanırdım ki kahramanlar hiç ölmez,her zaman kurtarır hayatımı...Bunca zaman hep bir yalanla büyümüşüm bunu sen öldüğünde anladım...

formspring.me

Herşeyi sorabileceğin özgür alan ama her istediğinin cevabını alamayacak kadar kısıtlı :D http://formspring.me/rapunzel89

If you wrote your autobiography, what would the title be?

evrendeki sesin karanlık odamdaki ekosu....

Herşeyi sorabileceğin özgür alan ama her istediğinin cevabını alamayacak kadar kısıtlı :D